Uyuşturucu maddeler, bedene girdiklerinde ruhsal, davranışsal ve bedensel değişikliklere neden olan kimyasal maddelerdir. Esrar, bonzai, eroin, morfin, kokain, amfetamin, metamfetamin, MDMA (ekstasy), tiner ve bali gibi uçucu maddeler, amacı dışında kullanılan alprazolam ve diazepam gibi kaygı giderici ilaçlar bu maddelerden bazılarıdır.
Bağımlılık gelişme riski kullanılan maddenin cinsine, maddenin saflığına, kullanan kişinin fiziksel ve ruhsal yapısına göre değişmektedir. Alkol- Madde kullanımına yönelik olumlu tutumu olan arkadaş grubu olan kişilerde, maddeye ulaşmanın kolay olduğu ortamlarda sıklık yüksektir. Ebeveynlerin madde kullanımı ile ilgili tutum ve düşünceleri, madde kullanımı yönündeyse, kişide madde kullanım olasılığı artmaktadır.
Erken çocukluk döneminde öfkeli, sinirli olma, erken yaşlarda davranım sorunları olan kişilerde madde kullanımı daha fazladır. İçine kapanık, duygularını ifade etmekte güçlük çeken, kendini ortaya koyamayan gençlerde alkol-madde kullanımı ve bağımlılık riski artmaktadır.
Sorun çözme becerileri düşük olan, dürtülerini ve öfkesini kontrol etmekte zorluk çeken, stresle başa çıkmakta zorluk çeken, çevre baskısına karşı koyamayan kişilerde alkol - madde kullanımının daha yaygın olduğu saptanmıştır. Yine okul başarısızlığı olan veya tehlikeli davranışlar sergileyen ergenlerde risk daha yüksek bulunmuştur.
Genetik yüklülük de alkol- madde kullanım riskini artıran etkenlerdendir.
Psikiyatri tanı sınıflandırmasında (DSM-5) “Madde İstismarı ve Bağımlılığı” kavramı genişletilerek “Madde Kullanımı ve Bağımlılık Bozuklukları” şeklinde değişmiştir. Madde bağımlılığı sendromlarının “davranış” sendromları olduğu yaklaşımı benimsenmiştir. Böylece alkol-madde istismarı olmayan, patolojik kumar alışkanlığı, seks bağımlılığı, internet bağımlılığı gibi sorunlar bağımlılık sınıflandırması içinde ele alınmıştır.
Alkol, esrar, hallüsinojenler, uçucular, opiyatlar, uyutucu ve sakinleştirici ilaçlar, uyarıcılar, tütün ve diğerleri için hepsi için geçerli olmak üzere, on iki aylık süre içinde aşağıdaki kriterlerden en az ikisinin olması madde kullanım bozukluğunu ve bağımlılığını düşündürür.
Belirtilerden iki ya da üç belirtinin olması “ağır olmayan”, belirtilerden dört ya da beş belirtinin olması “orta derece”, belirtilerden altı ya da daha çok belirtinin olması sorunun “ağır derece” de olduğunu gösterir.