0212 327 41 00

ALKOL VE UYUŞTURUCU MADDE İLE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR VE BAĞIMLILIK

Uyuşturucu maddeler, bedene girdiklerinde ruhsal, davranışsal ve bedensel değişikliklere neden olan kimyasal maddelerdir. Esrar, bonzai, eroin, morfin, kokain, amfetamin, metamfetamin, MDMA (ekstasy), tiner ve bali gibi uçucu maddeler, amacı dışında kullanılan alprazolam ve diazepam gibi kaygı giderici ilaçlar bu maddelerden bazılarıdır.

Bağımlılık gelişme riski kullanılan maddenin cinsine, maddenin saflığına, kullanan kişinin fiziksel ve ruhsal yapısına göre değişmektedir. Alkol- Madde kullanımına yönelik olumlu tutumu olan arkadaş grubu olan kişilerde, maddeye ulaşmanın kolay olduğu ortamlarda sıklık yüksektir. Ebeveynlerin madde kullanımı ile ilgili tutum ve düşünceleri, madde kullanımı yönündeyse, kişide madde kullanım olasılığı artmaktadır.

Erken çocukluk döneminde öfkeli, sinirli olma, erken yaşlarda davranım sorunları olan kişilerde madde kullanımı daha fazladır. İçine kapanık, duygularını ifade etmekte güçlük çeken, kendini ortaya koyamayan gençlerde alkol-madde kullanımı ve bağımlılık riski artmaktadır.

Sorun çözme becerileri düşük olan, dürtülerini ve öfkesini kontrol etmekte zorluk çeken, stresle başa çıkmakta zorluk çeken, çevre baskısına karşı koyamayan kişilerde alkol - madde kullanımının daha yaygın olduğu saptanmıştır. Yine okul başarısızlığı olan veya tehlikeli davranışlar sergileyen ergenlerde risk daha yüksek bulunmuştur.

Genetik yüklülük de alkol- madde kullanım riskini artıran etkenlerdendir.

MADDE KULLANIM BOZUKLUĞU / BAĞIMLILIĞI

Psikiyatri tanı sınıflandırmasında (DSM-5) “Madde İstismarı ve Bağımlılığı” kavramı genişletilerek “Madde Kullanımı ve Bağımlılık Bozuklukları” şeklinde değişmiştir. Madde bağımlılığı sendromlarının “davranış” sendromları olduğu yaklaşımı benimsenmiştir. Böylece alkol-madde istismarı olmayan, patolojik kumar alışkanlığı, seks bağımlılığı, internet bağımlılığı gibi sorunlar bağımlılık sınıflandırması içinde ele alınmıştır.

Alkol, esrar, hallüsinojenler, uçucular, opiyatlar, uyutucu ve sakinleştirici ilaçlar, uyarıcılar, tütün ve diğerleri için hepsi için geçerli olmak üzere, on iki aylık süre içinde aşağıdaki kriterlerden en az ikisinin olması madde kullanım bozukluğunu ve bağımlılığını düşündürür.

  • Çoğu kez, istendiğinden daha büyük ölçüde ya da daha uzun süreli olarak madde alınması.
  • Madde kullanmayı bırakmak ya da denetim altında tutmak için sürekli bir istek ya da sonuç vermeyen çabaların olması.
  • Madde elde etmek, kullanmak ya da yarattığı etkilerden kurtulmak için gerekli etkinliklere çok zaman ayrılması.
  • Madde kullanmak için istek duyma.
  • İşte, okulda ya da evdeki konumunun gereği olan başlıca yükümlülüklerini yerine getirememe ile sonuçlanan, yineleyen alkol/madde kullanımının olması.
  • Maddenin etkilerinin neden olduğu yineleyici toplumsal ya da kişilerarası sorunlar olmasına rağmen madde kullanımının sürdürülmesi.
  • Madde kullanımından ötürü önemli birtakım toplumsal, işle ilgili etkinliklerin ya da eğlenme-dinlenme etkinliklerin bırakılması ya da azaltılması.
  • Yineleyici bir biçimde, tehlikeli olabilecek durumlarda madde kullanımın olması.
  • Büyük olasılıkla maddenin neden olduğu bedensel ya da ruhsal bir sorunu olduğu bilgisine rağmen madde kullanımını sürdürmesi.
  • Aşağıdakilerden biriyle tanımlandığı üzere, dayanıklık (tolerans) gelişmiş olması:
    • İstenen etkiyi sağlamak için belirgin olarak artan ölçülerde madde kullanma gereksiniminin olması.
    • Aynı ölçüde madde kullanımının sürdürülmesine rağmen daha az madde etkisinin yaşanması.
  • Aşağıdakilerden biriyle tanımlandığı üzere, yoksunluk gelişmiş olması:
    • Maddeye özgü yoksunluk belirtilerinin olması
    • Yoksunluk belirtilerinden kurtulmak ya da kaçınmak için madde ya da maddeyle yakından ilişkili başka bir madde alınması.

Belirtilerden iki ya da üç belirtinin olması “ağır olmayan”, belirtilerden dört ya da beş belirtinin olması “orta derece”, belirtilerden altı ya da daha çok belirtinin olması sorunun “ağır derece” de olduğunu gösterir.